top of page

Güneş Doğuyor

  • Yazarın fotoğrafı: Pia
    Pia
  • 17 Eki 2022
  • 2 dakikada okunur

Hamileliğim huzur ve neşe içinde geçti. Normal doğum yapabilmek için de ekstra okudum, videolar izledim, kurs bile aldım bir hamilelik koçundan.

Hatta doğum için de bir doğum koçuyla ayrıca anlaştım.

Ilk günlerinden itibariyle gönül gözünüz hızla açılmaya hisleriniz inanılmaz kuvvetle öne geçmeye başlıyor.

Tüm öğrendiklerimi birleştirip hislerimle bir karar vermem gerektiğinde, nasıl bebeğin ilk yapılışı özel ve iki kişilikse, bu süreçteki çok şeyin de eş olarak yaşanmasının, devamında da çok güzel şeyleri destekleyeceğini düşündüm. Doğumdan önce destek için gelmek isteyen aile üyelerimizin tekliflerini doğumdan sonraya yönlendirdik. Doğumda bana destek olması için anlaştığım doğum koçunu da iptal ettim. Öğrendiğim herşeyi eşime aktarıp onun bu süreci benimle yönetmesini istedim. Artık doğum koçum Mutlu'ydu .:))


ree

Doğumdan önce bir süre kendimle baş başa kalmak, evimi derleyip çekmecelerimi düzeltmek bana çok iyi geliyordu. Ev aslında kafamın için gibiydi. Temizleyip, düzenlendikçe ben de yeni hayatıma daha da motive oluyordum.

9ay,3 haftayı doldurmuştum. Sabahları Etna’yı geziye çıkarıyor. Bütün gün ev düzenliyordum. O gün artık tamam dedim. Dipköşe bir temizlik yaptım. Akşama çok sevdiğim bir arkadaşımız olan Merve bana desteğe geldi, ruhu bile ruhuma ilaçtı.



Evim misler gibiydi, yaklaşık bir saat ballı, kızartmalı bir akşam kahvaltısı hazırladım. Sofraya oturduk. Tam başlarken durun bir fotoğraf çekeyim dedim, düğmeye bastığımda bacaklarımda bir ıslaklık hissettim: Suyum gelmişti. İlk doğumda zırt diye doğurma imkanı olmadığından, hazırladıklarımı yemeden çıkmayı kabul etmedim. Yemeğimizi yedik, sakince hastaneye gittik.


ree

10 Ayda Neler Yaptım Neler..


Hamileliğim her anının tadını çıkarmaya kararlıydım. 4. Aydan itibaren Güneş bana göz kırpmaya, karnımda ritm tutmaya başladı.

Ve bu süreç bir anda sihirli bi güzellik kazandı. Hani hamilelikte uyursun derler ya ilgisi yok. İnanılmaz bir enerjim vardı. Çadır kampına, maça, festivale, konserlere, bolca gezginliğe kapıldım, miss gibi sularda yüzdüm, maratonda 10km yürüyerek dezavantajlı çocuklar için destek kampanyası bile yaptım. Güneş’in doğuşuyla uyanıyordum ve deli bir enerjiyle uyuyamıyordum. Kalkıp erkenden güzel hamurişleri yapıyor, şahane kahvaltılar hazırlıyordum.

Durmadan müzik dinliyor ve dinliyordum. Nice güzel caz, blues, klasik ve türkü melodileriyle hem kendi ruhumu besliyor, hemde bebeğin kulak oluşumundan sonra başlayan beyin gelişimine tatlı bir katkıda bulunuyordum. Güneş ise her fırsatta bana ritm tutuyor adeta karnımda dansediyordu. Sevdiği şarkılar oluşmuştu adeta.




İşte bu tatlı süreçte O’na; ben seninle bir bedende çok mutluyum, hiç acelemiz yok, tadını çıkaralım, zamanın geldiğinde gelirsin demiştim. Beklenen güne henüz 1 hafta daha vaktimiz vardı(39.hafta), ama bedenim 100 kg ile bu tempoda biraz heyecan yapmış olabilir. Suyum gelmişti fakat Güneş içerde mutluydu.

Normal doğum için beklenen 12 saat ve suni sancı ardından, mecburen sezeryana alındım.

Ve sabah 10.30 da minik Güneş doğmuş, karnımdan çıkıp koynuma konmuş, hayatımıza ışığı getirmişti.

Şimdi O'na hamileyken fısıltıyla dinlettiğim ezgilerin hepsini dinletmeliydim.

Müzik başlamıştı...



Yorumlar


PHOTO-2021-10-15-13-31-34.jpg

© 2023 by Sunflowerart

bottom of page